AKP’de Hüseyin Yusuf’ların sayısı artmalı

Dün, haftanın ilk günü, beni en fazla mutlu eden şey, AKP’nin önemli isimlerinden Hüseyin Yusuf’un partisindeki gidişata karşı deklarasyon yayınlamasıydı.

Açtım kendisini tebrik ettim.

Cesaretinden dolayı…

“Üç maymunlar” ı oynamadığı için…

Duyduğu için…

Gördüğü için…

Daha önemlisi duyduğunu, gördüğünü ve düşündüğünü dile getirdiği için…

***

Bence AKP’nin üst düzey yöneticileri de kendisine özellikle teşekkür etmeli.

Çünkü kişilere, kurumlara çekidüzen veren, onları iyi yola sevk eden “eleştiriler” dir.

Yoksa kişiler de kurumlar da etraflarındaki yalaka ve yağcılardan hatalarını göremez olurlar, gider duvara toslarlar.

Artık iş işten geçmiştir.

O noktadan sonra alacakları önlemler işe yaramaz.

Bu nedenle akıllı yöneticiler çevrelerinde iki farklı “danışman grubu” oluştururlar.

Yağcılar, yalakalar, şarlatanlar…

Gerçekleri, doğruları söyleyenler, eleştirenler…

Yağcılardan ve yalakalardan uzak duracaksın.

Senin gerçek dostların, seni eleştirenlerdir.

Eğer eleştirilere kulağını tıkarsan, eninde sonunda yanlış yaparsın.

Yaptığın yanlışları “doğru” sanırsın…

Kendini düzeltemezsin…

***

AKP, kurulduktan sonra iyi bir 5 yıl geçirdi.

2002-2007 arasında az çok “kuruluş felsefesi” ne uygun hareket etti.

Toplumun her kesimini kucaklamaya çalıştı.

Daha sonra “kibir” geldi, parti yöneticilerinin gözlerini kör, kulaklarını sağır etti.

Kendilerinden başka hiç kimseyi görmez oldular.

Ayaklarını yerden kesip bulutların üzerinde dolaşmaya başladılar.

“Biz neymişiz be abi” ifadesine uygun hareket eder oldular.

Kendilerini eleştirenleri “düşman” bellediler…

Etraflarındaki yağcı- soytarı takımını ise “dost” olarak kabul ettiler…

Fırsat bu fırsat deyip küplerini doldurmaya başladılar.

İş bağlamalar…

İhale bağlamalar…

İhale bağlayıp gazete satın aldırmalar…

Seçim harcamaları için oluşturdukları havuzlardan çıkar sağlamalar…

Devletin imkânlarını yandaş medyaya akıtmalar…

“Kupon arsa” peşinde koşmalar…

Rant yaratıp rant paylaşmalar…

Bütün bunları yaparken de fütursuzca davrandılar.

“Hiç fark edilmiyoruz” sandılar.

“Sen çok götürüyorsun, ben az götürüyorum” kavgasına tutuştular.

Yaptıkları fazla sırıtmasın diye de, Türkiye’yi, duruşma sırasında kavga çıkan mahkeme salonuna çevirdiler.

Savcı belli değil, hâkim belli değil, suçlu belli değil, masum belli değil, şahit belli değil!

Güya böyle bir görüntü vermek istediler…

Ama “kimin kim olduğu” nu herkes çok iyi biliyor.

Suçlu kim, masum kim…

Kul hakkı yiyen kim…

Dürüst hareket eden kim…

Partisini “siyasi şirket” haline getiren kim…

İslam’ı ticari çıkar olarak kullanan kim…

Bunlar, kimsenin gözünden kaçmıyor.

 

Gerçekleri görenlerden biri de Hüseyin Yusuf

Hüseyin Yusuf, AKP’de kurucu il başkan yardımcısı…

Daha sonra İzmit İlçe Başkanlığı yaptı.

Son genel seçimlerde milletvekili aday adayı idi.

Mali müşavir…

Uzunçiftlik’te Sapanca Yolu üzerindeki Likarba Lokantası’nın sahibi…

Mert, dobra dobra konuşan bir kişi!

Ne mutlu ona ki, kurucusu olduğu AKP’deki gerçekleri görmüş ve bunu büyük bir cesaretle dile getiriyor.

Özeleştiri yapıyor…

AKP camiasına, kader birliği içindeki arkadaşlarına, “Gelin bu hatalarımızı düzeltelim” diye çağırıda bulunuyor.

Diyor ki:

*”Bazı emeksiz ve yetersiz makam sahipleri fikir icat etmişler… Neymiş efendim, “Yeni Türkiye için yeni AK Parti’yi inşa et!” Halt etmişler… Yeni Ak Parti’ye gerek yok. Onların partinin yakasından düşmesi ve bizim özümüze dönmemiz yeterli.”

*”Makam arabalarımızın modelini yükseltip sayısını artırarak, önüne yanardöner lambalar taktırarak, kıçımıza korumalar, kortejler ekleyerek önemsediğimiz nefsimizi halkın da önemseyeceğini düşündük.”

*”3-5 yıl sonraki siyasi atraksiyonlarımız için en yakın dava arkadaşlarımıza ayak oyunları yaptık.”

*”Bizi içeriden ve dışarıdan samimiyetle eleştiren kişi, grup ve yayın organlarını düşman ilan ettik. Her yaptığımızı alkışlayan eyyamcı, yalaka ve menfaatçi güruhlar oluşturduk. Sadece siyah ve beyaz üzerinden gittik, diğer renklerin bize olan sempatisinden olduk.”

*”Kralların değil kuralların hâkim olacağı bir nizam için yola çıkmıştık, her ilde megaloman krallar yarattık. “

*”İçimizdeki servet, şehvet ve şöhret düşkünlerine karşı toplumun bizden beklediği hassasiyeti gösteremedik. Kör olduk, sağır olduk, dilsiz olduk…”

*”Ak Parti’mizin asalak, eyyamcı ve menfaatperest zümreden temizlenip, şöyle bir silkinerek kuruluş felsefesine geri dönmeliyiz…”

***

Hüseyin Yusuf’un görüşlerinin tam metnini Mesut Akbulut’un köşesinden okuyabilirsiniz.

Ben önemli gördüğüm birkaç cümlesini aldım.

İfadeler öyle yenilir yutulur cinsten değil.

Partisinin gerçeklerini bütün çıplaklığıyla aktarmış.

Herkese mesaj var.

Ankara’ya…

Milletvekillerine…

Belediye başkanlarına…

Parti yöneticiliği yapmış ve yapmakta olanlara…

Partide “rant temin etmek için” bulunanlara…

***

Ben Hüseyin Yusuf’u bir kez daha kutluyorum.

Partisine sahip çıktığı için…

Partisinde “eleştiri dönemi” ni başlattığı için…

Bizim yıllardır yazdığımız gerçekleri “bir partili olarak” dile getirdiği için…

Bir yerde bizim haklılığımızı ortaya koyduğu için…

***

Bir Hüseyin Yusuf yetmez.

AKP’de Hüseyin Yusuf’ların sayısı artmalı.

Ben artacağına inanıyorum.

Çığ gibi…

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar M.Tanzer Ünal - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler