Futbolda neden perişanız ?

“Spor” öncelikle bir kültür olayı, bir “yaşam biçimidir.”

Spor kültürü, çocukluk yaşlarında başlar, okullarda gelişir.

Lise çağına kadar futbola düşkündüm. Her bayram, kardeşimle bayram harçlıklarımızı birleştirir, futbol topu alırdık. Mahalle maçları yapardık. Ama, futbol oynamak için bulabildiğimiz saha, ya “42 Evler” civarındaki ya da şimdiki Perşembe Pazarı’ndaki yarı bataklık alanlardı. Çoğu zaman da Pazar günleri, cadde ortasında top oynardık.

Ortaokul ve Lise’de “spor dersleri” sadece bir saatti. Yani, “spor kültürü” okullarımıza uğramamıştı!

Lise döneminde tiyatroya ilgim yoğundu. Okul tiyatrosunda görev üstlendim. Spor etkinliğine uzak kaldım.

Her çocuk gibi ben de bir takımın “taraftarı” oldum. Ama “fanatik” bir futbol taraftarı ve izleyicisi de olamadım. Eşim ve oğlum, başka bir takımın taraftarı.

“Amatör Spora” büyük saygım var. Profesyonel spora ise ilgi ve saygı duymuyorum! Ama ne yazık ki, başta futbol olmak üzere spor bir “ticari faaliyet” haline geldi.

Özellikle yoksul aileler ve çocukları için futbolda başarılı olup, büyük takımlara transfer olarak zengin olma hayalleri hızla yayıldı. Kimilerinin şansı yaver gitti. Ama çoğunun hayalleri yıkıldı!

Sporda başarı için ön koşul, “bilinçli ve bilimsel bir eğitim” olmalı. Ve; “sağlıklı ve dengeli bir beslenme” gerek.

“Süper Lig” takımlarının kadrolarını inceledim; her takımda en az 11 yabancı futbolcu var. Süper Lig’deki 18 takımın kadrosunda toplam 255 tabancı sporcu var! Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan sporcu sayısı 100 kişiyi bulmuyor!

Yabancı futbolcular ülkemizde büyük paralar kazamıyorlar. Bizim futbolcularımız “konuk oyuncu” gibiler!..

Şimdi, Ulusal Takımın başarısızlığına kızıyor ve üzülüyoruz!

Türk futbolcuların “azınlık” olduğu bir futbolda başarılı olmak mümkün mü?

Öte yandan; eski teknik direktör Fatih Terim’in yılda 3.5 milyon Euro ve ayrıca, ayda 962 bin 500 TL. maaş aldığı açıklandı!  O gitti, şimdi de yabancı bir teknik direktöre ulusal takım teslim edildi!

Bu ülkede futbol bir ticaret alanı, futbola gönül veren ve tribünleri dolduran taraftarlar da “MÜŞTERİ” olmuş!

Futbol kulüplerinin yabancı futbolcularla işgalini göremeyenler, ulusal takımdan başarı bekliyorlar! Ne büyük bir yanılgı…

Çarpıklık, “SPOR SİYASETİNDEN” kaynaklanıyor!

“Spor bir yaşam biçimi” olarak görülmüyorsa, yani “spor kültürü” ve “sporda fırsat eşitliği” yoksa, sporda başarı beklenemez.

Ben spor yazarı değilim. Ama, edindiğim bilgiler, akıl ve mantığımla düşününce, genel olarak sporda ve özel olarak da futbolda başarı için; öncelikle okullarda spor etkinliklerine daha çok zaman ayrılması, çocuk ve gençlerin ilgi ve yeteneklerine göre spora yönlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Kent kulüplerinin de, o kentin vatandaş tabanından ve spora başlama yaşından itibaren yetenekli gençleri seçerek, onlara öğrenim ve burs olanakları sağlayarak altyapıdan ve ehil ellerde yetiştirilerek ana kadroya kazandırılmalarının “kalıcı başarıyı” getireceğine ve kentin bütününün ilgisini spor etkinliklerine çekeceğine inanıyorum.

Spor kültürü ile beslenmemiş kişilerin belirlediği “spor siyaseti” ile başarıyı yakalamak mümkün değildir! 

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Mustafa Küpçü - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler