Katliam olmasaydı Ferhat Göçer’i dinleyecektik!

Türkiye, sıra dışı bir dönemden geçiyor…

Ankara’daki 3 bombalı saldırıdan sonra İstanbul Beyoğlu İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırı, korku yaratmaya devam etti. 
Bir de Galatasaray-Fenerbahçe futbol maçının terör nedeniyle ertelenmesi, korkuyu doruğa çıkardı…
Bu maçın ertelenmesi, Türkiye’nin terör noktasında ne durumda olduğunu gösterdi.  
***
Önceki gün CHP Başiskele İlçe Örgütü Başkan Yardımcısı Vacit Çelik, Türkiye’nin bulunduğu ortamla ilgili bir yazı gönderdi… 
“Sadece LANETLİYORUZ demek yetmiyor” başlıklı yazısını birlikte okuyalım; 
“10 Ekim, 17 Şubat, 13 Mart Ankara ve 19 Mart İstanbul – Taksim’de yine yeniden canlı bomba…
5 ay içinde 4 toplu katliam ve paramparça edilen 174 güzel insan dağıtılan yüzlerce yuva. 
İnsanlık düşmanı, alçakça toplu katliamlar birbiri ardı sıra yaşanırken yurttaşımızın can güvenliğinden sorumlu olanlar tüm yaşatılan acılara karşın aklımızla alay edercesine bir önceki katliamda geveledikleri sözlerin metnini çekmecelerinden çıkarıp tekrarlarken, kendilerinden başka her şeyi, herkesi suçlu göstermeye devam ediyorlar. 
1 Kasım 2015 genel seçiminden bugüne sevdalısı olduğumuz güzel vatanımızın dört bir yanında oluk oluk kan akıyor. 
Canlı bombalar ülkemizin dört bir yanında ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşıyor 
ve  çocuk – genç Yaşlı, Türk, Kürt, Laz, Alevi- Sünni  demeden masum insanları birer  birer ya da hain tuzaklarla topluca öldürülüyor. 
***
-Dindar bir nesil diye yola çıkan zihniyetle 45 çocuğa tecavüz eden bir ülke, gazetecilerin-bilim insanlarının tutuklandığı, 
-Canlı bombaların başkenti yolgeçen hanına dönüştürdüğü, 
-Mafya bozuntusunun mitingler düzenleyip onurlu- yurtsever insanlara tehditler savurabildiği, 
-Yurttaşların evlerinde ölümü beklediği, katillerin değil, düşünen beyinlerin, 
barış diye atan kalplerin tutuklandığı, 
-Din tüccarı cambazların yüzlerce milyar lira maaşla TV’ lerde hurafeler dağıttığı, 
-Camilere kaçak elektrik çekildiği, 
-Hırsızı yakalayan emniyet görevlilerinin sürüldüğü, 
-Yola birlikte çıktıkların dinci kardeşlerin çıkarlar çatışınca ‘paralel’ ilan edildiği,
-Tüyü bitmemiş milyonlarca yetim hakkının yağmalanmasının beceri olarak pazarlandığı, 
-18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 101. yıldönümünde camilerde okutulan hutbede 
-Mustafa Kemal Atatürk’ten söz etmeyecek kadar nankörlüğün hortladığı,
-Kentlerin boşaltıldığı, yerle bir edildiği,  
-6 milyondan fazla işsizlik varken 3 milyon 300 bin Suriyelinin ülkede beslendiği,
-13 Mart günü Ankara’nın kalbinde katledilen 37 güzel insanımızın paramparça olmuş cesetlerinin kanları sıcaklığını korurken  ‘’Katliam olmasa idi Ferhat Göçer’i dinleyecektik. Neyse daha sonra dinleriz artık ‘’ denilebilmesinin olağan karşılandığı bir ülke yaratıldı sonuçta.
***
Hepsi bu kadar mı ki: değil tabi. 
Bunlar yaşanılan – dayatılanların yüzde biri.  
Ayrıntıya girsek  bir roman olur ne yazık ki. 
Güzel ülkemiz özellikle iş-ekmek ve demokrasi ve özgürlüklerimizin düşmanı  
12 Mart ve 12 Eylül  faşist darbelerinden, omurgasız siyasetten, dinci-yağmacı  
ve Amerikancı iktidarlardan çok çekti. 
Bugün aylardan Mart. 
Yıllardan 2016. 
Günlerdir ölüm haberleri geliyor…
Anaların, babaların, kardeşlerin sevdalıların gözyaşları öldürülen güzel insanların gözyaşlarına karışıyor… 
Ölü sevici karanlık odaklar katliamlar sonrası ellerini ovuşturuyor
Katliamlarla kan ve ölüm şantajı ve tehdidi ile teslim alınmaya çalışılıyor. 
Terör kimden gelirse gelsin, amacı ne olursa olsun, hedefi ne olursa olsun bir insanlık suçudur. 
Bu güzel ülkenin sevdalısı bir yurtsever olarak halkımıza yaşatılan bu hain – karanlık tuzakları ve kanlı karanlık ellerin katliamlarını ve bu alçakça tezgahlanan toplu katliamları gerçekleştiren bir merkezli terör odaklarını lanetliyorum.  
Ancak hepimiz de çok iyi biliyoruz ki sadece LANETLİYORUZ demek yetmiyor.  
***
Dün olduğu gibi 'bugün de "yine yeniden beylik laflarla nutuk atan sorumsuz sorumluların tekrarları ile avutulmak istemiyoruz artık. 
İktidarın sorumluluğu  "Acil önlem almak ve vatandaşlarımızın can ve mal güvenliği sağlanmaktır. Bugün için yaşamsal sorun Türkiyemizin yönetilmez” olduğu gerçeğidir.
Bugün devletin ne kadarı kaçak sarayın ne kadarı da hükümetin kontrolü altındadır belli değil. 
Tepe de sen ya da ben kaosu var ve ne yazık ki. 
Evet sadece lanetlemek ve sorumsuz sorumlulardan ilkeli bir adım beklemek yetmez.
Bunun içindir ki her şeye karşın… 
Kara-kanlı bir merkezli terör odaklarına inat çözüm yaratabiliriz.
Evet yapabiliriz. 
Sevdalısı olduğumuz güzel vatanımızın ve geleceğimiz çocuklarımızın kurtuluşu ve güzel yarınları için BİRLEŞİK DEMOKRTATİK HALK HÜKÜMETİ için  hayatın en alanında çalışılmalıdır. 
Bu yolda CHP başta olmak üzere ülkemizin sol güçlerine, sınıf ve demokratik  kitle örgütü sendikalarımıza , laik-demokratik  ve ‘’Tam bağımsız bir Türkiye ‘’ilkelerine bağlı sivil toplum örgütlerimize  tarihsel bir sorumluluk düşmektedir. 
Taksim ‘de sinsi- hain ve karanlık odaklarca düzenlenen katliamı bir kez 
daha tüm hücrelerimle lanetliyor ve yaşamını yitiren, her biri gökte birer yıldız olan güzel insanlarımıza rahmet, yakınlarına da sabırlar diliyorum.”

***
Çelik’in görüşleri böyle… 
Çelik, terörü ve Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu güzel özetlemiş… 
AKP Hükümeti, her defasında birlik ve beraberlikten bahsediyor… Tamam da icraatın başı AKP hükümeti… Terör öyle bir duruma geldi ki; vatandaş büyük korku yaşıyor… AKP’nin Suriye politikasının yanlışlığı neticesinde her geçen gün Türkiye’de korku imparatorluğu hakim oluyor… Türkiye’de 3 milyon Suriyeli var… Bu Suriyelileri kimin ne olduğu bilinmiyor… Sonuç olarak, terörün bittiği, herkesin kardeşçe, güven içinde yaşadığı bir Türkiye umut ediyoruz…  

Şenocak’ın feryadını  Sağlık Bakanlığı duydu 

Özel bir hastanede anjiyo olan Celal Şenocak muayene parasını ödeyemediği için "Sosyal devlet nerede?" diyerek isyan etmişti.
Şenocak7ın isyanını gazetemizde yayınlamıştık. Şenocak'ın durumu T.C. Sağlık Bakanlığı el attı. Konuyla ilgili şu açıklama yapıldı, “17.03.2016 tarihinde gazetenizde Celal Şenocak hakkında yer alan haber üzerine hasta ile iletişime geçilmiş olup, sıkıntıyı bir Kamu Hastanesi’nde yaşamamasına rağmen yardımcı olunmuştur. Adı geçen şahıs 18.03.2016 tarihinde Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kardiyoloji uzmanı  Dr Ayhan Mutlu tarafından muayenesi yapılmış ve tedavisi sağlanmıştır. Bilgilerinize sunulur iyi çalışmalar dileriz.” Biz de bu duyarlı davranışından dolayı Sağlık Bakanlığı’na teşekkür ediyoruz. 

Şener, askeri ve polisi seviyor 


Şener Ticaret’in sahibi İrfan Şener, önceki gün Gölcük Jandarma Komutanı Binbaşı Cevdet Çal’ı makamında ziyaret etti. Şener, “Gölcük halkı askerini ve polisini çok seviyor. Gölcük’te güvenliğimizi gece gündüz demeden sağlayan değerli komutanlarımıza, askerlerimize ve polislerimize sevgimiz sonsuz. Allah bütün asker ve polislerimizi korusun” dedi. Şener’in ziyareti, insanların duygularına tercüman oldu.  

Ellibeş’e “Bal” gibi ziyaret

Ziraat Bankası Gölcük Şube Müdürlüğüne yeni atanan Enis Bal, önceki gün Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş’i makamında ziyaret etti. Ellibeş, Bal’a hayırlı olsun dileğinde bulundu. Bal da, "Gölcük depremden sonra hızla gelişen ve kendini toparlayan bir ilçe burada görev almaktan dolayı çok mutluyum. Çok misafirperver, samimi ve sıcak insanları var. Biz bir adım atıyoruz, onlar bize iki adım yaklaşıyorlar. Ayrıca ödeme ahlakı çok yüksek ilçe. İnsanları borçlu kalmak istemiyorlar ve ödemelerini gününde gerçekleştiriyorlar “dedi. Biz de Bal’a yeni görevinde başarılar diliyoruz. 

 

Tarih sempozyumu!  

Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl üçüncüsünü düzenleyeceği Uluslararası Gazi Süleyman Paşa ve Kocaeli Tarihi Sempozyumu, 25-27 Mart tarihlerinde kapılarını tarihin koridorlarına açacak. Gazi Akçakoca ve Karamürsel Bey’in ardından Kocaeli’nin ilk Osmanlı yöneticisi olan Rumeli fatihi Süleyman Paşa; tarihi kişiliği, yöneticiliği ve eserleriyle ele alınacak. Sempozyumda yerli ve yabancı 250 akademisyen, 3 gün süreyle 6 salonda yapılacak 42 oturumda 210 tebliğ sunacak.

Üzülmez’den bebek ziyareti


Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez, “Hoş Geldin Bebek” projesi kapsamında ilçede yeni doğmuş bebeklere hoş geldin ziyaretleri ile ailelerin mutluluğuna ortak olmaya devam ediyor. Üzülmez bu kapsamda önceki gün özel bir hastanede yeni doğum yapan Kübra Aden ve minik bebeği Hatice Aden’i ziyaret etti. Kartepe’de özel bir cips firması Suadiye Fabrika Müdürü Recep Deveci’nin de ilk torunu olan Enes ve Kübra Aden’in ilk çocuk heyecanını paylaşan Başkan Üzülmez, aileye göz aydınlığı diledi. 

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Mesut Akbulut - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler