“Bal tutan parmağını yalar”…
“İşin başında olan, yaptığı işten çıkar sağlar” anlamını taşıyan bize özgü bir deyimdir.
Hırsızlığı, rüşvet alıp vermeyi, çıkarcılığı “masum” ve “olağan” göstermek için kullanılır.
Sıkça duyarsınız…
“Baksana, bizim belediye başkanı kendine lüks özel araba almış…”
“Kardeşim, bal tutan parmağını yalar, ne var bunda?”
***
Gelişmiş ülkelerde, bal tutan parmağını yalamaz!
Eğer bal tutan parmağını yalarsa, yani kendine çıkar sağlarsa, suç işlemiş olur.
Yargı, gereğini yapar, canına okur!
Bizde ise “bal tutanın parmağını yalaması”, normal bir olaydır.
Bizim değer yargılarımıza göre, eğer bal tuttuğun halde parmağını yalamıyorsan “enayi” yerine konursun.
Hatta “geri zekâlılık” la itham edilirsin.
İşte bu nedenle, insanlarımız “enayi” konumuna düşmemek için, bal tuttuklarında mutlaka parmaklarını yalarlar.
Aksi takdirde “bal tutup da parmağını yalayanlar”, kendilerine “aptal” damgasını yapıştırıverirler.
Maazallah!
10 parmağını birden yalayanlar
Elinizde tuttuğunuz gazete 41 yıldır yayınlanıyor.
1975 yılından beri bütün iktidarlara tanıklık ettik.
Bu nedenle “dün”le “bugün”ü çok net mukayese edebiliyoruz.
İktidardakiler, bizi genelde sevmezler.
Neden sevmezler?
Kendilerine yandaşlık, yalakalık, soytarılık yapmadığımız için…
Hep…
Doğruları yazarız…
Yanlışlarını bulup çıkarırız…
Kirli çamaşırlarını ortaya dökeriz…
CHP’nin yerel yönetimlerde iktidar oldukları dönemde, CHP yöneticilerini acımasızca eleştiren yine bizdik.
O zaman Refah Partisi’nde bulunan bugünkü AKP’liler, bize alkış tutuyorlardı.
Bugün AKP iktidarda, bu defa AKP’lileri eleştiriyoruz.
Yaptıkları yanlışları kamuoyuyla paylaşıyoruz.
Dalavereli işlerini çekinmeden yazıyoruz.
Bu defa da AKP’lilerin hedefindeyiz.
Söyledikleri hep şu: “Neden yazıyorsunuz?”
Biz de cevap veriyoruz…
Dün CHP’nin yanlışlarını yazarken iyi idi de, bugün sizin yanlışlarınızı yazınca kötü mü olduk!
Umurumuzda değil, biz doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam ediyoruz.
Çünkü biz, o veya bu partinin yayın organı değiliz.
Biz gazeteyiz, yaptığımız iş de gazetecilik!
Yalnız “dün” ile “bugün” arasında şöyle bir fark var, bunu belirtmeden geçemeyeceğim.
CHP’liler, balı iki parmakla tutuyorlardı ve sadece bal tuttukları o iki parmağı yalıyorlardı.
AKP’liler ise balı 10 parmakla tutuyorlar, yani avuçluyorlar ve bütün parmaklarını yalıyorlar.
Ne demek istediğimi anladınız değil mi?
“Dün” ve “bugün”ü “parmak yalamak” yönünden mukayese edersek, AKP, CHP dönemine 10 çeker!
“Biz CHP’liler gibi yapmayacağız” diye iktidara geldiler, inanın şimdi CHP dönemini mumla aratıyorlar.
Gelelim şimdi esas konumuza…
Konumuz, Halıdere halkını haklı olarak isyan ettiren taşocağı!
Birkaç gündür yazıyoruz, okumadıysanız çıkan haber ve makaleleri mutlaka bir okuyun!
Özetle…
Halıdere’de 2005 yılında bir taş ocağı açılmış.
Taş ocağını açan firma, AS ELMASLAR…
Halıdereliler; uğraşmışlar savaşmışlar, ama taşocağını bir türlü kapattıramamışlar.
Siyasiler, “Ruhsatın süresi 10 yıl, merak etmeyin 10 yıl dolunca taşocağını kapatacağız” diye söz vermişler.
10 yıl dolmuş, ama taşocağı hâlâ çalışmaya devam ediyor…
Bir de duymuşlar ki, taşocağının işletme ruhsatı 2037 yılına kadar uzatılmış.
İşte o zaman Halıdere halkının kafasına dank etmiş.
Siyasilerin kendilerini aldattıklarını anlamışlar.
İsyan ediyorlar!
Çığlık atıyorlar!
Seslerini duyurmak için var güçleriyle bağırıyorlar!
AKP cenahı, bu sorunla ilgili “üç maymunlar” ı oynuyor.
Duymuyorlar, görmüyorlar, konuşmuyorlar…
Çığlığı duyan sadece bir parti var.
CHP…
Milletvekili Haydar Akar ve Gölcük İlçe Başkanı İsmet İşeri, sorunla yakından ilgileniyor.
Ocağı kapattırmak için çalışma yapıyorlar.
Taşocağının neden kapatılmadığı anlaşıldı
Aynı konuyla ilgili dünkü yazımı şöyle bitirmiştim:
“Taşocakları artık ilgi alanım…
Bu olay vesile oldu, bölgemizdeki taşocaklarını da artık birinci derecede ilgi alanım içine alıyorum.
Taşocaklarını işletenler kimler?
Siyasi yönleri var mı, AKP’li mi?
Yasa ve yönetmelikler mi uygulanıyor, yoksa “çifte standart” mı var?
Taşocağı rantı kimlerin cebine giriyor?
Bütün bunları önümüzdeki günlerde inceleyip sonuçlarını sizlerle paylaşacağım.”
***
Dün fazla derine inmeden şöyle bir araştırdım.
Taşocağı, söz verildiği halde neden kapatılmamıştı?
Kapatılması bir tarafa, işletme süresi 2037 yılına kadar neden uzatılmıştı?
Vay vay vay!
Fazla uzağa gitmeden, fazla uğraşıp didinmeden bu soruların cevaplarını bir çırpıda buluverdim.
Meğer, Halıdere cennetini mahveden taşocağının sahibi AKP’li imiş.
AKP’li Fuat Elmas…
Hem de öyle sıradan bir AKP’li değil.
Bundan önceki dönemde, yani Kasım 2014 tarihine kadar üç yıl boyunca, Gölcük teşkilâtında “başkan yardımcısı” olarak görev yapmış.
Aslen Erzurumlu olan ve 1999 depreminden sonra Gölcük’e gelip yerleşen Fuat Elmas’ın parti üst yöneticileriyle arası çok iyiymiş.
Gölcük Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi yöneticileriyle ikili ilişkileri de çok üst düzeydeymiş.
Israrla söylendiğine göre, bu nedenle taşocağı kapatılmıyor, bu nedenle Fuat Elmas ve kardeşi İlhan Elmas’a ait AS ELMASLAR şirketi korunup kollanıyormuş.
Bir kişinin çıkarı, Halıdere halkının sağlığından daha mı önemli?
Halıdere’de…
*Doğa mahvoldu.
*Ekili alanlar, sebze ve meyvelikler toz toprak içinde.
*Kestane ve ıhlamur ormanları tahrip edildiğinden balcılık bitti.
*Çevre şartları bozulduğundan halkın sağlığı tehlikede!
*Sebze ve meyve yetiştiremeyen halk, ekonomik darlık içinde.
Şimdi sormak istiyorum:
Bir kişinin çıkarı, Halıdere halkının sağlığından daha mı önemli?
Bir AKP’li rant sağlayacak ve bu rantın bir kısmını çevresiyle paylaşacak diye, tüm Halıdere halkını açlığa ve mutsuzluğa mahkûm mu edeceğiz?
***
Daha bitmedi…
Taşoacakları konusunu incelemeye devam ediyorum.
İnanılmaz pis kokular geliyor bu işten!
Hepsini tek tek yazacağım.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(10)halidere li - BİRDE HALİDERE DEKİ BU OLAYLARİN HİC BİR YERİNDE OLMAYAN MUHTARLARİMİZİDA ARASTİRİN LUTFEN
Halil KAPLAN - İlgi ve alakanızdan dolayı teşekkür ederiz
a.rahman simşek - GOLCUK BELEDİYE BASKANİ BU MUCADELENİN NERESİNDE, HALİDERE AFYONA Mİ BAGLİ BİR BELDE. AKP YE TULUM CİKARAN BİR BELDE AKİLLANMALİ ARTİK
isyan - DEVAMİNİ BEKLİYORUZ,SESİMİZ OLMAYA DEVAM EDİN LUTFEN
yali mah. - teşekkurler ,Allah razi olsun.
selami - Haydar Akar olmasa sesimiz duyulmayacaktı ı hep birlikte sonunu getirin peşini bırakmayın yeter artık bu katliam
AKP'den hizmet alamayan Halıdereli - Taş ocağının sahibi aynı zamanda Gölcük Diş Hastanesinin bina sahibi, halıdere'de eski belediye binası boş dururken yandaşa kira ödeniyor.
MEHMET GÜNAY. - HALIDEREYE VERMİŞ OLDUĞUNUZ DEĞERDEN DOLAYI KIRMIZI KOCAELİ GAZETESİNE VE SAYIN TANZER ÜNAL BEYEFENDİYE BÜTÜN HALIDERELİLER MİNNETTARIZ ,LÜTFEN BİZİ BU YAMYAM LARDAN KURTARIN.
gölcüklü - Daha araştırın ünal bey daha neler çıkar bu işin altından rant kulübünden hamamlarmı hastanelermi
Levent KURTULUŞ - şirin halıderemizde ormanlarımızı katleden havamızı ve denizimizi çok ciddi boyutlarda kirleten ve tarımsal üretimimizin en az yarı yarıya düşmesine sebep olan taş ocağını İSTEMİYORUZ.desteğiniz ve duyarlılığınız için çok teşekkürler sayın Ünal.
Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.