Meclis Başkanı Kahraman’ın Hollanda-Konya vizyonu

Ortalık biraz soğudu, Hollanda ile yaşadığımız diplomatik gerilim konusunda daha mantıklı, daha vizyoner değerlendirmeler yapabiliriz artık.

Neydi o Allah aşkına “asmalı, kesmeli, hesap sormalı söylemler”?

Anadolu’daki o çocukluk günlerimi hatırladım…

Kavga ettiklerimize, “Sen de bizim mahalleye gelirsin” diye çıkışırdık.

Bizim ki de o hesap oldu.

Tamam, Hollanda’nın yaptığı iş değil.

Hollanda’nın yaptığı küstahlık!

Hollanda’nın yaptığı diplomatik nezaketten uzak!

Ama bu gerilim o noktaya nasıl geldi, bunu kimse sorgulamıyor.

Maalesef Türkiye-Hollanda arasında 400 yıldan buyana devam edegelen dostluk ilişkisi, bir ülkenin seçimine, diğer ülkenin referandumuna kurban edildi.

Hollanda “Türk düşmanlığı”ndan, Türkiye “Hollanda düşmanlığı”ndan beslenmek istedi.

Değer miydi?

Yazık değil mi, yıllardır tuğla üzerine tuğla koyarak inşa edilen ilişkiye?

Ne olacak şimdi, o eski günlere nasıl geri döneceğiz?

Diplomaside “ölçülü söz söylemek” çok önemlidir.

Ölçü kaçtı mı, haklı olduğun bir konuda bile haksız duruma düşersin.

Her şeyi düzeltebilirsin, ama “dil yarası” hiçbir zaman düzelmez.

Yıllar geçse de söylediğin o sözler önüne konur.

Hani kavgada bile söylenmeyecek sözler vardır…

İşte bizim muktedirlerin “Nazi suçlaması” da, bazı Avrupa devletleri için öyle sözlerdir.

Almanya için, Avusturya için, Hollanda için “Nazi suçlaması”, en ağır küfürden daha kötüdür.

 

Gelelim şu Hollanda-Konya vizyonuna…

O gerilimin sürdüğü günlerde, AKP’li İsmail Kahraman, TBMM Başkanı sıfatıyla ilginç bir açıklama yaptı:

“Hollanda bizim kürdan cebimiz. 41 bin kilometrekare, hatta biraz daha az, Konya’dan küçük. Kim oluyorsunuz siz? Gelişmemizi önleyemeyeceksiniz?”

Tam sokak ağzı!

Bu sözleri sokaktaki sıradan bir vatandaş söyleyebilir, ama Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı’nın böyle bir değerlendirme yapması, olacak şey değil.

Hatta İsmail Kahraman böyle bir ifadeyi kendine yakıştırabilir, yakıştırmış ki söylemiş, ancak Türkiye Cumhuriyeti Meclis Başkanı’na bu sözler yakışmaz.

“Yaa, bizim Konya’dan küçük… Kim oluyorsunuz, tepemizi attırmayın sizi ham yaparız…”

Böylesi bir yaklaşım!

Keşke, İsmail Kahraman TBMM Başkanı sıfatıyla böyle bir konuşma yapmasaydı.

Böyle sözlerin hem diplomaside yeri yoktur, hem de Hollanda “küçümsenecek” bir ülke değildir.

 

Önce “kürdan cebimiz” Hollanda’yı tanıyalım!

İsmail Kahraman’a göre, Hollanda Türkiye’nin “kürdan cebi”ymiş.

Bir “küçümseme” ifadesi bu!

O halde, o “kürdan cebimiz Hollanda”nın nasıl bir ülke olduğuna bakalım.

Bizim nüfusumuz 80 milyon, Hollanda’nın nüfusu ise 17 milyon.

Yani nicelik (çokluk) yönünden Hollanda’dan daha üstünüz.

Gelelim, iki ülkenin nitelik (özellik) yönünden karşılaştırmasına.

*Türkiye’nin 2016 yılı ihracatı 143 milyar dolar idi. Hollanda’nın 2016 ihracatı ise 477 milyar dolar. O “kürdan cebimiz” ülke, bizim üç katımızdan daha fazla ihracat yapıyor.

*Hollanda, ABD’den sonra dünyanın ikinci büyük tarım ürünleri ihracatçısı. Hollanda’nın geçen yılki toplam tarım ve gıda ürünü ihracatı 94 milyar Euro. Türkiye’nin 2016 tarım ürünleri toplam ihracatı ise 17.1 milyar Euro.

Gördüğünüz gibi…

Hollanda; avuç içi kadar toprak ve 17 milyon nüfusla tarımda mucizeler yaratıyor.

 

Konya ile karşılaştırma

 

İsmail Kahraman, madem Hollanda’yı Konya ile bir tutmuş, hatta Konya’dan daha aşağı görmüş, bu nedenle “Bizim kürdan cebimiz” demiş, Hollanda’yı bir de Konya ile karşılaştıralım.

İsmail Kahraman’ın, Konya ve Hollanda’nın yüzölçümleri konusundaki bilgisi de hatalı.

Hollanda, Konya’dan küçük değil, Konya’dan biraz büyük.

Hollanda’nın büyüklüğü 41 bin kilometrekare, Konya’nın büyüklüğü ise 38 bin kilometrekare.

Aralarında 3 kilometrekarelik fark var.

Ve o Konya büyüklüğündeki Hollanda’nın ortaya koyduğu ekonomiyi gördünüz.

Her iki tarafı da tarım yönünden karşılaştırırsak, arada derin uçurum olduğu görünür.

Hollanda’nın tarım ürünleri ihracatı 94 milyar Euro…

Konya’nın tarımsal üretim değeri ise topu topu 10 milyar Lira.

Neymiş, Hollanda “kürdan cebimiz” miş…

Şu İsmail Kahraman’ın küçümsediği ülkenin ekonomik rakamlarına bakın!

 

Dahası var

Hollanda, Türkiye’nin dış borç aldığı üçüncü ülke!

İki yakamızı bir araya getiremeyip dışarıya elimizi açtığımızda, bize elini uzatan ülke.

İngiltere, 30 milyar dolar…

Almanya, 20 milyar dolar…

Hollanda, 16.7 milyar dolar…

Sadece borç para alma mı?

Türk şirketleri, Türk bankaları, akaryakıt dağıtım firmaları Hollanda sermayesine satılıyor…

 

Söylemek istediğim şu

Ülkeler; artık “nicelikleriyle” değil, “nitelikleriyle” ölçülüyor.

Eğer eğitimli ve donanımlı değilse, eğer çalışıp üretmiyorsa, nüfusun fazla bir önemi yok.

Eğer toprak işlenmiyorsa, boş toprak da artık önemli değil.

Günümüzde; bilgi önemli, bilim önemli, teknoloji önemli, çalışıp üretmek artı değer yaratmak önemli!

Ülkeler artık “üreterek” yarışıyorlar.

Üretime dönük bilgi ve bilimi geliştirerek yarışıyorlar.

Üretime dönük değilse, bilgi ve bilimin de artık bir önemi yok.

Olayları ve ülkeleri bu özellikleriyle değerlendirelim.

Öyle “kürdan cebimiz” diye küçümsemeyelim, o “kürdan cebimiz” diye küçümsediğimiz ülkelerin “niceliklerine” değil “niteliklerine” bakalım.

Yetişmiş insan gücüne, çalışkanlığına, üretimine, ihracatına, ticaretine, sanatına, kültürüne bakalım…

İçi boş kahramanlıkların dünyada artık bir önemi kalmadı!

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar M.Tanzer Ünal - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler