Mezarlıklar kenti

Ben ve arkadaşlarım 60’lı yıllarda, elimizde futbol topu, maç yapmaya bugünkü Orman İşletmesi’nin ötesindeki düzlük alanlara giderdik. Oradan döndüğümüz bir akşamüstü, şimdi İmam Hatip ve Mimar Sinan Liselerinin olduğu yerdeki mezarlıkta (Cedit mezarlığı) çalışmalar olduğunu görüp hep beraber oraya gittik. Bazı mezarlar açılmıştı. Bir mezarın başında, elinde beyaz, büyük bir torba ile oturan yaklaşık 60 yaşlarında bir kadın gördük. Merakla sorduk:

Teyze sen burada ne bekliyorsun?

- Ah çocuklar… Bu mezarlık taşınıyor. Burada benim kocam yatıyor. Kemiklerini bir yerlere götürüp atmasınlar diye bu torbaya koyup, yeni mezara götüreceğim. Şimdi mezarı kazacak işçileri bekliyorum.

Kadıncağız yarı ağlar şekilde bu sözleri söyleyince içimiz cız etti. Onun o hüzün dolu halini hiç unutmadım.  Bu durumdan kim etkilenmez? Kocasının kafatasını ve kemiklerini o torbaya koyacaklar ve onları taşıyacak. Çok kötü etkilenmiştik.

Bu anlattığımız olayın kökeninde yatan kesinlikle plansızlık ve programsızlıktır. Biz bu iki konuda gensel olarak yeteneksiz milletiz. Kentsel gelişmeyi hesaba katmadan yol kenarı bir yere mezarlık kur, hasta yatanların, pencerelerinden bu mezarları gördüğü hastaneyi orada tesis et. Sonra mezarlığı iptidai yolla taşı…

Sonraki yıllar İzmit Lisesi ile Çocuk Parkı (O zamanlar adı böyle idi) arasındaki yolda, şimdi Polis Merkezi’nin tam karşısında bir inşaat başladı. ( Şimdi TÜİK binası) İnşaat kazısı sırasında çıkan hafriyata karışan iskeletler ayıklanmadan kamyonlar ile bir yerlere taşındı durdu. Toprak parçaları arasında kafatası ve kemikler görünce hüzünlenirdim. Ben çocuk parkının sadece lise tarafında,  Kızılçamların olduğu alanın eskiden mezarlık olduğunu biliyordum. Bu kadar geniş alan kapsadığından haberim yoktu.

Kocaeli Dokümantasyon Merkezimizin üyelerinden mimar Osman Nuri Cebe bu konulara çok meraklı ve bilgili bir arkadaşımız. İzmit’teki bütün eski yapıların, cami, tekke, mezarlık yerlerini biliyor. Bu konuda ona danıştığımda kulaklarıma inanamadım. İzmit mezarlıklar kentiymiş de haberim yokmuş.

İşte bir zamanların mezarlık alanları:

Kuzey tarafında TÜİK binasının olduğu alanı, Cumhuriyet Parkı ile güney tarafındaki beton alanı ve otobüs duraklarını da kapsayacak şekilde Ömerağa  mezarlığı varmış.

Şimdiki Gazi Lisesi’nin doğu tarafında, Alemdar Caddesi’nin sınırladığı küçük bir mezarlık varmış.   

Mezun olduğum İzmit Lisesi’nin bulunduğu alanın doğusunda (Şimdiki Cumhuriyet Parkına bakan tarafının güney kısmında) küçük bir mezarlık,  batı tarafında, sınırı Cengiz Sille sokağa dayanan bir başka ve biraz daha büyük mezarlık bulunuyormuş. ( Bu sokağın adı daha önce “Kertik Tekke Sokak” iken, daha sonra “Kertil Tekke Sokak” olmuştu  )

Fethiye caddesinden yukarı doğru yürüyün, İstiklal Caddesi ile İnönü caddesi arasında kalan mesafenin tam ortasından itibaren İnönü Caddesine kadar soldaki alan, (Fethiye caddesinin batısında bulunan ilk sokağın sınırına kadar uzanıyor) mezarlıkmış.  İsmi Orta Mezarlık.  Bu alanın karşısındaki Orta Hamama bitişik küçük bir mezarlık daha varmış.

Fethiye Caddesini çıktınız ve İnönü Caddesine ulaştığınızda tam karşınızda yer alan, Fethiye Caddesinin uzantısı konumda, yukarı doğru giden cadde, bir mezarlığı ikiye bölermiş. Bu mezarlık Cumhuriyet Parkı’nda olan kadar büyükmüş. Mezarlığın batı kısmında kalan alana şimdi olmayan kapalı Oğuz Sineması inşa edilmiş.

Daha bitmedi… Günümüzde Verem Savaş Dispanserinin olduğu alanın tamamı mezarlıkmış.

İnönü parkının olduğu yer de mezarlıkmış. İsmi Narlık mezarlığıymış.

Daha bitmedi... Şimdiki İnönü Caddesi ile Bostanlar Sokağı (İzmit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin kuzey sınırına komşu sokak) arasındaki alan da mezarlıkmış. Bu mezarlığın ismi de çok tuhaf; Çürüklük mezarlığı…

Bitmedi…Bir de cami avlularında ufak mezarlıklar varmış. Yeni Cuma’nın avlusunda, Fevziye‘nin minaresinin kuzey tarafında olduğu gibi. Mezarlıkların olduğu yerlerde türbeler de varmış.

Bazen düşünüyorum; kentin yayıldığı alanın dışında bir yerlerin, yerleşime hiçbir zaman uygun olamayacağı düşünülüp mezarlık alanı yapma yanlışlığı yapılabilir diyelim. O zamanın imkanlarıyla Bağçeşme gibi bir yerde mezarlık tesis etmek uygun olmayabilir. Fakat kentin o zamanlar da ticaret vs açısından önemli yerlerinde mezarlık tesis etmek hangi kentsel düşünce ve bilginin ürünüdür?  Demek oluyor ki nerede boş ve sahipsiz alan var, ulaşım önceliği ile orası mezarlık yapılmış. Hatta oralarda tekkeler tesis edilmiş. Şu kentsel yapılaşmaya bakar mısınız…

Bunlar, benim bildiklerim. Artık kentte yürürken, bir mağazaya, resmi daireye girince acaba şu anda kimin kemikleri üstündeyim diyerek içim ürperiyor. Elimde değil… Ama bir şeye kesin inandım; İzmit mezarlıklar kenti. 

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Necdet Güler - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler