Orucu bozan “yemek”ler…

Ramazan ayındayız…

Oruç ayındayız…

Sağlığı yerinde olanlar, Allah kabul etsin, oruçlarını tutuyorlar.

Aslında her türlü “yemek”, orucu bozar.

“Gıda yemek” de…

“Halt yemek” de.

Ancak bizdeki sahte Müslümanlar, dindar değil dinciler, her türlü haltı yedikleri halde, salt gıda yemedikleri için oruç tuttuklarını sanıyorlar.

Kendilerini zorluyorlar, belirlenen saatlerde yani iki top arasında yiyip içmiyorlar, sonra da “Ohh, orucumu tuttum, Allah’a karşı görevimi yerine getirdim” diye kendi kendilerini aldatıyorlar.

Oysa “orucu bozan başka yemek”ler de var.

Şunlar…

*Vergi kaçırarak; yetim- yoksul ve vergisini düzenli ödeyenlerin hakkını YEMEK.

*Devlet malına el uzatarak, toplumun geleceğini YEMEK.

*Yalan söyleyerek, dedikodu yaparak, iftira atarak; toplumun huzurunu YEMEK.

*İsraf ederek, gelecek nesillerin rızkını YEMEK.

*Kaçak elektrik, kaçak su kullanarak, milletin hakkını YEMEK.

*Ticarette hile yaparak, müşterilerin hakkını YEMEK.

*İhalelere hile karıştırarak, diğer işadamlarının hakkını YEMEK.

*Düşünce ve inançlarına baskı yaparak, insanların özgürlüğünü YEMEK.

*Kamuda liyakatsız ve ehliyetsiz kişileri hak etmedikleri makamlara atayarak, halkın geleceğini YEMEK.

*Adaletsiz karar vererek ve adaletsiz davranarak, hak edenlerin hakkını YEMEK.

*Devletin kasasını “babasının malı” gibi kullanarak, tüyü bitmemiş yetimlerin haklarını YEMEK.

Aklıma geldiğince sıraladım, asıl oruç bozan “yemek”ler bunlar.

Diğeri, üç saat önce beş saat sonra yersin içersin, olur biter.

Ama sen bir taraftan yukarıda sıraladığım “yemek”leri yemeye devam ediyor, diğer taraftan da “gıda orucu” tutuyorsan, tuttuğun orucun dinen hiçbir değeri yoktur.

Önemli olan, orucu bozacak hiçbir “yemek” yememektir.

 

Biz bu rakamlarla mı kalkınacağız, gelişeceğiz, çağdaşlaşacağız?

Rakamlar, TÜİK’ten…

Açık adıyla Türkiye İstatistik Kurumu’ndan…

*Günde ortalama 6 saat telefonla konuşuyoruz.

*3 saat internete giriyoruz.

*Sadece 1 dakika kitap okuyoruz.

*Kitap okumak, Türk insanının ihtiyaç listesinde 235’inci sırada.

*Okuyanların yüzde 65’i aşk, yüzde 24’ü siyasi, yüzde 13’ü düşünce, yüzde 7’si kişisel gelişim kitapları okuyor.

*Çocuklarına kitap hediye edilen ülkeler sıralamasında, Türkiye 180 ülke arasında 140’ıncı sırada.

*En fazla kitap okuyan ülkelerin başında yüzde 21 oranıyla İngiltere ve Fransa geliyor. Bu iki ülkeyi yüzde 14 ile Japonya, yüzde 12 ile ABD ve yüzde 9’la İspanya izliyor. Türkiye, yüzde 0.1 (binde bir)okuma oranıyla son sıralarda yer alıyor. Okuma alışkanlığında dünyada 86’ıncı sıradayız.

***

Rakamları verdik, şimdi soralım…

Biz bu rakamlarla mı kalkınacağız, gelişeceğiz, çağdaşlaşacağız?

Okumayan insan nasıl bilgi edinecek, nasıl kendini geliştirecek?

Nasıl ilim, irfan sahibi olacak?

Gelişmiş ülkelerle nasıl yarışacağız?

Sanayide, tarımda, kültürde, sanatta, sporda nasıl başarı elde edeceğiz?

Birisi çıksın, bu işin bir formülünü söylesin!

Okumayan, araştırmayan, sormayan, soruşturmayan bir toplum; kalkınmışlığı, gelişmişliği nasıl yakalayacak?

Yoksa inşaat yaparak ülke olarak kalkındığımızı, lüks arabalara binerek kişisel olarak geliştiğimizi mi sanıyoruz?

 

Yanlıştı, düzeltildi

Biraz bayatladı, ama şu “Arena” konusu…

Statlardaki “arena” isimleri kaldırılacak, yeniden “stadyum” veya “stat” diye yazılacak.

İyi de bu değişiklik, “Arena ismini bizden önceki iktidar vermişti, biz geldik hatayı düzelttik” gibi olmadı mı?

“Arena” ismini verenler de kendileriydi…

Değiştirenler de kendileri…

Bu arada “Biz yanlış yapmışıyız” demek yok mu?

 

İki görüş

*”İnsanoğlunun hiçbir icadı para kadar fesat değildir.” SOPHOKLES

*”Tecrübe yaşanarak kazanılır; zaman insanları değil armutları olgunlaştırır.” Peyami SAFA

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar M.Tanzer Ünal - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.

02

İLHAN - HOCAM ,NE KADAR GÜZEL YAZMIŞSINIZ ,NE KADAR GÜZEL ANLATMIŞINIZ .MAALESEF BU GÜZEL MESAJLAR YERİNE ULAŞMIYOR ,TEBRİK EDERİM ,NE ÇEKİYORSA ÜLKEM İNSANI BU SAHTE DİNDAR TAKIMINDAN ÇEKİYOR .

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 29 Mayıs 17:15
01

cenk - Sanki STADYUM Türkçe ?.. Arenayı kaldır bir başka yabancı kelime iel ifade et ! FUTBOL SAHASI denilemez mi ? Meselâ BEŞİKTAŞ FUTBOL SAHASI ... İşlerimiz hep böyle !

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 29 Mayıs 17:15


Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler