Soma’da yürekler yanarken bazı vicdanlar sızladı mı?

 

 

 

Geçen hafta içinde tüm Türkiye’yi yasa ve endişeye boğan Soma faciası yaşandı. Bu yazı yazılırken ne yazık ki kaybedilen işçi sayısı 300’e yaklaşıyordu. Şimdi bu olayda bir sürü bilgi kirliliği, karşılıklı suçlamalarla ve yaratılacak başka gündemlerle kamuoyunun dikkatinden uzaklaştırılacak. Yanan yürekler kaderlerine bırakılacak. Bakınız daha 20 gün önce TBMM CHP Milletvekili Özgür Özel Soma’daki maden ocakları ile ilgili araştırma önergesi veriyor AKP milletvekilleri reddediyor. Başbakana bu konu sorulduğunda, milletin gözünün içine baka, baka verilen o önergede ‘’Soma ile ilgili tek kelime geçmiyor’’ diyebiliyor. Oysa milletvekili Özgür Özel meclis kürsüsüne madenci bareti ile çıkarak sürekli Soma’yı sorgulayan konuşması televizyonlarda yayınlanmıştır. Bu kadar açık olan bir konuyu bile saptırabiliyorlar. Pes doğrusu.

 

Yıllarca konuşuldu sorumsuzca özelleştirmelerin yapıldığı, çalışanların taşeronlara teslim edilerek köleleştirildiği anlaşıldı. Ama ne yazık ki tam anlatılamamış. İşte bu anlamazlığın ağır faturalarını ödüyoruz. Geriye doğru istatistiklere bakıldığında madenlerin devlet eli ile işletildiği dönemlerde bu tür iş kazalarının sayısı neredeyse yok denecek kadar azken, bugün yaşanan olay ne yazık ki en çok yaşamın yitirildiği kazaya dönüştü. Bunun nedenini kimse takdir-i ilahi filan diye açıklamaya kalkmasın. Bunun tek bir nedeni takdir-i siyasettir. Takdir-i politik anlayıştır. Bakınız Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin patronları ne diyor. ‘’Kömür çıkarma maliyetinin tonunu 124 dolardan 24 dolara indirdik’’ peki kimse sormuyor ki arkadaş bu nasıl oluyor. Eğer sen işçiliği taşerona telsim eder ayda 1.200 – 1.300 TL’ye köle gibi insanları kullanırsan, insan sağlığını hiçe sayıp, iş sağlığı ve güvenliğine gerekli yatırımları yapmazsan maliyetler tabi ki düşer. Aslında maliyetleri bu kadar düşürdüğünü anlatırken, insan esasına hiç değer vermediğini itiraf ettiklerinin bile farkında değiller.

 

            Yeni Mesaj’ın yaptığı tespitlere göre;

 

  • Kömür ocaklarında kayıt dışı işçi çalıştırıldığı,
  • Kartlarını okutmadan fener alan işçilerin varlığından söz edildiği,
  • Kömür çıkarmada eski ekipman kullanıldığı,
  • İşletme sahiplerinin hükümetin yandaşı olduğu bu nedenle denetimlerin üstünkörü yapıldığı,
  • Kaza anında işçilerin nasıl davranacaklarına ilişkin hiçbir bilgilerinin olmadığı, bu alanda eğitimlerin yapılmadığı belirtilmektedir.

 

Yapılan yasalarda Bakkalı, Muhasebeciyi, Avukatı, Apartman Yönetimlerini iş güvenliği kapsamına alanlar önemli riskli bölgeler olan madenleri nasıl denetledikleri de ortada. İlgili Bakan diyor ki, orası 15 gün önce denetlendi. Peki o zaman bu kadar büyük bir facia neden oldu. Demek ki yapılan denetim şeklen, usulen yapılan bir denetim olduğu apaçık ortada.

 

Özet olarak söylemek gerekirse ‘’Meğer bedava dağıtılan kömürlerin bedelleri insanların canıymış’’

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Fikret Gökmen - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler