Türkiye giderek dinselleşiyor.

Türkiye giderek muhafazalaşıyor, giderek gericileşiyor giderek din eksenli bir toplum haline geliyor. Zaten Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan “Dindar bir nesil yetiştireceğiz.” Demekle Türkiye’nin nereye gitmekte olduğunu açıkça göstermektedir.

**

Türkiye’de bugün itibari ile 68 İlahiyat Fakültesi bulunmaktadır.

Bu fakültelerde ders veren profesörler veya diğer öğretim elemanları halka doğruları söylememekte, tam aksine toplumu ortaçağ karanlığına taşımak, götürmek istemektedirler.

Düşünebiliyor musunuz, bir ilahiyat profesörü “Namaz kılmayan, oruç tutmayan kişi devlet memuru olmasın” diyebiliyor.

Bir diğeri “Dokuz yaşına bir kız çocuğu ile evlenilebilir ”diyebiliyor.

**

Köy Enstitülerinin kurucularından ve bu okulların başarılarında çok emeği olan İsmail Hakkı Tonguç 1960 yılında Yeni Ufuklar dergisinde şu yazıyı kaleme almıştır.

“Softalık, “Körü körüne bir davaya bağlanıp ayak direyen kişilerin tuttukları yola softalık diyoruz.

Bu yolu seçen softalar insanoğlunun ilerlemesini önleyici türlü engeller yaratmışlar, onu mutluluktan yoksun bırakmışlardır.”

**

“Softa, soysuzlaştırılmış dinsel kurumlarla, laikleştirilmemiş eğitim ocaklarının dölüdür.

 Softaların hepsi bilgisiz halkı karanlık bir dünyaya kapatmayı iş edinirler.

Toplumun duygularını okşamak suretiyle kendi davalarını yürütmeye bakarlar.

Türk halkının her bakımdan geri kalmış olması onların yüzündedir.”

**

“Softalar kadının amansız düşmanıdırlar.

Kadını köleleştiren onlardır.

Kadınların toplum hayatına girmeleri onları ifrit eder.

Onlar çocukların laik okullarda eğitim almalarını istemezler.

Onlar karanlığı severler.

Aydınlık istemezler.

Uygarlığı amaç edinen her davranışa çelme takmak isterler,”

**

“Softaların en tehlikeli oldukları devirler, devlet işlerine karıştıkları devirler devleti idare edenleri baskı altına tutabildikleri, alabildikleri yıllar olmuştur.

O zaman yobazlar birer milli kahraman gibi ortaya çıkıp çalım atmaya başlarlar.

Sözle, yayın organlarıyla afra, tafra, zehir saçarlar.

Böylece gerçek aydınları sustururlar.

Bu yüzden gericilik şahlanır.

Gerçek aydınların böyle devirlerde daha sıkı durmaları, softalardan daha cesur olmaları, savaş alanlarından kaçmamaları gerekir.”

**

İşte o günün eğitimcisi İsmail Hakkı Tonguç’un 1960 yılında bir dergiye verdiği yazı.

Nereden nereye geldik.

Yorumu siz okuyucularıma bırakıyorum.

 

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Kamil Çöpür - Mesaj Gönder

#

göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Başiskele belediye seçimlerinde hangi adaya oy verirsiniz?
Tüm anketler