Bir marka…
Hatta kirazın bile bu kadar reklamı yapılamamıştı bu güne kadar, bu kiraz kentinde…
Vakıfların…
Derneklerin…
Emniyetin…
Cemevinin…
İş adamlarının…
Zabıtanın…
Masterlerin…
Katıldığı başka bir başka turnuva yok
Tam bir sosyal proje…
Kıskanılıyor mu?..
Tabii ki…
Özcan Pişmaniye formalarıyla Gebze…
Kocaelispor formaları giyecekler…
Körfez’de çaycısından basınına, esnafına, futbolcusuna kadar herkes faydalanıyor organizasyondan…
Kirazın ve Körfez’in bundan daha iyi reklamı yapılamaz…
Teşekkürler İsmail Baran…
Teşekkürler Metin Özkan…
Kocaeli dışına çıkan bir turnuva, ülke genelinde bir marka olan turnuva, ulusal basında da sık sık gündeme geliyor artık…
Birçok Dünya ve Türk Futbolu’na damga vurmuş şöhretler de bu turnuvada oynuyor…
Seyircinin yoğun ilgi gösterdiği turnuvada, yakında resmî müsabakalar gibi maçların olacağını şimdiden görüyorum…
Kalitenin tavan yaptığı bir organizasyon oldu…
Bence acilen patenti alınmalı…
İzmir, ‘Kemalpaşa Kirazı’ adı üzerinde coğrafi işaret aldı ve ulusal bazda baskı yapıyor…
Artık Körfez’in markası Altın Kiraz da bir Kocaeli ve Türkiye markası…
Önceki akşam da milletvekili adayı İlyas Şeker, Başkan İsmail Baran, AKP İlçe Başkanı Şener Sönmez de turnuvaya gelerek izledi…
Pekala hizmetler bitti mi?..
Tabii ki hayır…
Baran ve Özkan el ele vererek, Altın Kiraz Dostluk Futbol Turnuvası’nı marka yaparken, Türkiye’nin bir örnek takımı da İlimtepe Futbol Kulübümüzdür…
Onda da Metin Özkan imzası vardır…
Futbolcuların hepsi üniversiteli…
Körfez’e…
Kocaeli’ne mal oldu bu kulüp…
Kesinlikle desteklenmesi hatta üniversitede de tez konusu yapılması lazım…
Metin Özkan hocamın her yaptığına kalın bir imzayla onay veriyorum…
İyi ki varsın !..
İyi ki yeniden çekmişim seni kentin gündemine…
Benim küçük dev arkadaşım Ömer Kayra Yılmaz…
Yıl 1975…
Hayatımda ilk kez Eski Stat’ta sahaya çıkıyorum…
9 yaşımdayım…
Nezih Gündem hocamızın idmanına, yani Kocaelispor’a resmi olarak adım atıyorum…
Türkiye’de o zaman minik takım diye bir şey yok…
Bir Beşiktaş’ın minikleri var, bir de Karadeniz Ereğli’nin…
Ve Kocaelispor’un…
O gün tam idman yaparken, bir bakıyorum Seka Fabrikası klor gazını sesli salıyor, korkudan kaçışıyoruz…
Sonra yeniden toparlanıp devam ediyoruz. Takımda Metin Tekin var, ben varım, Alpay Poyraz var, Soner Binici var… Ceyhun Yalçın var… Sıkı takımız…
Ve aradan geçen tam 43 yıl…
***
Kızların basketbol maçını izlemek üzere Atatürk Spor Salonu’ndayım ve sahaya bir uğruyorum. Bir genç anne Nurcan Yılmaz hanım ve minik bir çocuk. Ömer Kayra’ymış adı… Top oynuyor. Ama öyle böyle değil. Böyle bir top hâkimiyeti olamaz. Bu işi biliyorsam, Allah bir yetenek vermiş, sormayın gitsin. Henüz futbol oynamıyor. Ağabeyi Arda’nın idmanına gelmiş. Bulmuş bir top koşturuyor. Ağabeyi de Güneşspor’da top oynuyor…
Beraber fotoğraf çektiriyoruz ama tutabilmek ne mümkün. Özgürce koşuyor topun peşine. Yanaklar elma gibi kızarmış…
Kafa sapsarı…
Ve annesi bombayı patlatıyor…
Okula gitmiyormuş ama okuma yazma biliyor…
Hemen Murat Son’a ilettim…
İlgilenecek…
Bakalım ileride o nerelere gelecek?..