Bağımsız yargı demokrasinin en temel sigortasıdır. Kararlar bu nedenle Türk milleti adına karar veren mahkeme başlığını taşır. Mahkemeler devletin temel taşıdır. İktidarlar değişir, hükümet değişir. Ama hangisi iktidara gelirse gelsin bağımsız yargı millet adına bunları denetler. Tabii diğer bilinen davalara da kimseden emir ve talimat almadan bakar ve adaleti sağlar. Çünkü adalet devletin temel amacıdır. Çünkü yıkılan devletlerin büyük çoğunlukları adaletten saptıkları için yıkılırlar, iktidarlar da öyle .
15 Temmuz 2019 tarihinde, yani 4 ay önce, bu köşede “ Türkiye adalet ve hukukun üstünlüğünde sınıfta kalmış “ başlığı ile Dünya Adalet Projesi( T.W.J.P.)’ nin 2016 yılında yaptığı ve 113 ülkeyi kapsayan hukukun üstünlüğüne ilişkin bir araştırmada Türkiye’nin 113 ülke içersinde sondan 15’inci sıraya gerilediğini yazmıştım da birileri memnun olmamıştı.
**
Geçen günlerde iktidara yakın O.R.C. Araştırma şirketinin “YARGIYA GÜVENİYORMUZUNUZ ?” başlıklı bir kamu oyu araştırmasında millete Yargıyı sorduğu açıklandı. Yargıya güvenmeyenlerin oranı % 68 güvenenlerin oranı ise % 11.7 çıkmış durumda. Bu sonuç T.W.J.P’ nin sonuçlarını doğrular biçimde ve tam bir felaket. Pekiyi vatandaş bu değerlendirmede haklı mı ?
Sonuna kadar haklı.
Düşünün HSYK üyeleri ve yüksek yargı üyelerini iktidardın meclis çoğunluğu ve iktidar belirliyor. Hakim ve savcıların soruşturmasını Adalet Bakanlığına yani iktidara bağlı müfettişler yapıyor. Özlük hakları bakanlıkta, bütçe bakanlıkta, her şey bakanlıkta yani iktidarda. Böyle bir ortamda yargının meclis ve iktidar yani yürütmeden bağımsız olduğunu, isterlerse yargıya talimat verebilecekleri düşüncesinin aksini söylemek mümkün mü?
Daha geçen günlerde ABD Başkanı Trump, FETÖ üyeliği ile ilgili üç yıldır tutuklu bulunan NASA çalışanı ve ABD vatandaşı Serkan Gölge’nin cumhurbaşkanımız ile yaptığı telefon görüşmesi sonucu tahliye edildiğini söylemedi mi ? Böyle bir tahliyeyi bir ABD Başkanı, ya da başka Avrupa ülkesi devlet başkanı yapsın, onun suyunu çıkartır istifa ettirirler.
**
Yargıda HSYK seçiminden yüksek yargıçların seçimine kadar iktidar müdahil olmadığı, iktidar ve meclisin yargı üzerindeki yasal denetim hakkı ortadan kalkmadığı, yargıçların özlük haklarından, teftişine kadar bağımsızlığı sağlanmadığı sürece toplumun yargıya güveninin tesisi mümkün olmaz.
Hukuk devleti yargının hiçbir etki ve baskı altında kalmadan iktidarları sonuna kadar yargılayabildiği bir devletin tarifidir. Yargısı bağımsız olmayan bir devlette ne hukuk devletinden ne de çağdaş demokrasiden bahsetmek mümkün olmaz. Böyle bir ülkede de özgürce fikirlerini söyleyebilen bireylerden, STK’lardan, sendikalardan, iş çevrelerinden ve kendine güvenen, bağımsız vatandaşlardan ve özgürlükten, bahsetmek de mümkün olmaz. Yargıya güven sorunu bir memleket sorunudur. Bunu böyle anlamak ve olaya siyaset üstü bakmak ve bu güvensizliği hızla çözmek gerekir.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.