Dünya Adalet Projesi ( T.W.J.P.)’ nin 2016 yılında yaptığı ve 113 ülkeyi kapsayan hukukun üstünlüğüne ilişkin bir araştırmada Türkiye 113 ülke içersinde sondan 15.nci sırada. Son araştırmalara göre ülkemizde yargıya güvenmeyenlerin oranı % 68 güvenenlerin oranı ise % 11.7 şeklinde…
**
Pekiyi bütün bunların nedeni avukatlık yasası ve barolar mı? Yoksa bunun başkaca ciddi nedenleri mi var? İktidar durup dururken neden avukatlık yasasını değiştirmeye niyetlendi? Avukatlık yasası iktidarın istediği biçimde değiştiğinde yargı bütün sorunlarını halledecek mi?
**
1980’li yıllarda ülkemizde 4 tane hukuk fakültesi vardı. Eksikleri vardı, ama ciddi eğitim verilirdi. Şimdi en az 39 devlet ve 40 vakıf olmak üzere yüze yakın hukuk fakültesi bulunuyor. Hukuk eğitimi konusunda ciddi sıkıntılarımız var. Bu okulların verdiği mezunların büyük kısmı avukatlık yapmaya çalışıyor. Avukatlığın alt yapısı yok, avukatlar büyük sıkıntı içinde. Barolar iktidarın ürettiği bu tür eksikliklerin çözümü için boğuşup duruyor. Hiç bir baro başkanı ve yönetim kurulu üyesi bu çalışmalar için maaş almaz. Gönüllü olarak bu çalışmaları yaparlar.
**
Yeni anayasal sistemimizde HSYK dahil yargı iktidarın etkisi altında. Tüm savcı ve hakimlerimizin denetimleri bakanlık müfettişleri tarafından yapılır.Özlük işleri de adalet bakanlığına bağlıdır.Yargının bağımsız üçüncü güç olarak Anayasal güvenceye kavuşturulmuş bir bütçesi yok.Yani iktidar gerekli ödeneği istediği gibi veriyor yada kısıyor. Mahkemeler tüm uğraşlara rağmen iş yükünden kurtulamıyor. Çünkü toplumsal yapımız sürekli yargıya sorun ürettiği gibi, vatandaşlarımızda da en küçük sorunda adliyeye gitme gibi bir kültür gelişmiş durumda.
**
Barolar yıllardan bu yana yargının sorunlarını, çözüm önerileri ile birlikte anlatır. Ama iktidarlar gereğini yerine getirmezler. Şu anki, Avukatlık Yasasının 76 maddesi barolara, demokrasi, hukuk devleti, insan hakları ve adalet için işlem yapma yetkisi veriyor. Barolar ve avukatlar yurttaşlarımızın adliyeye ulaşmalarının en temel araçlarıdır. Barolar bu amaçları uğruna siyaset üstü çalışan, hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmayan kuruluşlardır.
**
İktidar yıllarca seçimlere müdahil olmaya çalışarak baroları teslim almaya çalıştı ve başaramadı. Bu yasa çalışması, yargının sorunlarını çözmek için değil, aksine yargı bağımsızlığında teslim alınamayan son kale olan avukatlar ve baroların teslim alınma çalışmasıdır.
**
Baroların bağımsızlığı hava ve su gibidir. Türkiye baroları 12 Eylül cuntasına bile karşı durmuş ve cuntaya teslim olmamıştır. Barolar yargının en temel unsurunun bağımsız avukatlar ve bağımsız savunma, bağımsız baro olduğunu, bu bağımsızlıkların demokrasinin en temel göstergesi olduğunu da çok iyi bilirler. Bu yüzden barolar teslim alınamaz.
**
Kocaeli barosu bu konuda şanlı tarihine uygun davranışlarına devam etmektedir. Baro başkanları bunun için yürüyor. Kocaeli barosu da geçmiş şanlı tarihine uygun olarak bu çalışmalara en etkili biçimde katılıyor.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Tahsin Hayat - Elbette barolar teslim alınmamalı ama LGBT destekçileri gizlice bu meslek örgütlerini teslim almış ve bünyesinde LGBT destekçisi olmayan binlerce müslüman kurana iman etmiş avukat var ken, Allahın ayetlerine diyanetin hutbelerine karşı çıkan ayetleri inkar eden açıklamalar yapıyor. Bu LGBT destekçisi kuran inkarcısı zihniyetin baroları teslim almasının sonucudur. AKP kınıyorum bu kadar müsamamaha olmaz. Buraları meslek örgütü yerimi yaksa LGBT cilik siyaset yapma yeri mi?. Meslek yapısı dışında açıklama yapan baro yönetimleri derhal görevden alınmalı kayyum atanmalı ve meslek örgütlerinin kendi meslekleri dışında işler ile uğraşması yasaklanmalıdır. LGBT Homoseksüel haklarına meraklı olan baro yönetimleri baroyu bırakıp LGBT üye olup burada açıklama yapmalıdır. Siyasete meraklı olan Baron yönetimleri Baroyu ele geçirdiği için bu kurumu kullanmak yerine siyasi partide siyaset yapmalıdır. Barolar malesef söylediniz gibi ele geçirilmiş Fahri bey Avukatlık mesleği dışında LGBT cilikten siyasete kadar bu işgalci baro yönetimleri her alanda bu baroları kullanıyor. Siz çok doğru söylüyorsunuz, bu çok yanlış !
Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.