Yürüyüş yapmak…
Protesto etmek…
Miting düzenlemek…
Dün de anayasal bir haktı, bugün de anayasal bir hak.
Fark şu:
Vatandaş dün bu anayasal hakkını kullanabiliyordu, bugün ise kullanamıyor.
Gençlik günlerimi hatırlıyorum.
Ankara’da geçirdiğim yılları…
Bu arada belirteyim, “68 kuşağı”ndanım.
Güvenlik güçleri, yürüyüş ve mitinglere kesinlikle müdahale etmez, aksine yürüyüş ve mitinglerin düzenli geçmesi için gerekli önlemleri alır, bu anayasal hakkın sağlıklı kullanılmasını sağlardı.
Ya şimdi?
Bütün anayasal haklar askıda!
Yürümek, yasak!
Miting düzenlemek, yasak!
Protesto etmek, yasak!
Konuşmak, yasak!
Eleştirmek, yasak!
Baksanıza, “elini arkaya bağlayıp yürümek” bile neredeyse “suç” kabul edilecek.
Türkiye, nereden nereye!
Jestin şu komikliğine bakın!
“Tam kapanma” uygulaması, bayram süresince de devam edecek.
Yani yarın başlayacak bayramda, dışarı çıkmak yasak.
Hal böyleyken, hükümet, her bayramda olduğu gibi bu bayramda da vatandaşa jest yapmaya kalktı.
“Yap işlet devret” işletmeleri hariç, tüm köprü ve otoyolları bayram süresince “ücretsiz” yaptı.
Jestin şu komikliğine bakar mısınız?
Vatandaş dışarı çıkamadıktan sonra köprü ve otoyol bedava olmuş, ne işe yarar.
Bu jest, düpedüz vatandaşla dalga geçmektir.
Anayasa
Mevcut anayasanın tek bir maddesini dahi uygulamıyorlar, sonra da “Yeni anayasa yapılmalı” diyorlar.
Ne yapacaksınız “yeni anayasayı” Allah aşkına?
Turşusunu mu kuracaksınız?
İstediğiniz neyi yapamıyorsunuz da, ikide bir “Yeni anayasa… Yeni anayasa” diyorsunuz?
Uygulanmayan bir anayasa ne işe yarar ki?
Sadettin Tantan’ın söyledikleri
İçişleri eski Bakanı, Sapancalı hemşerimiz Sadettin Tantan, SÖZCÜ’den Aytunç Erkin’e Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılı süreci satırbaşlarıyla şöyle anlatıyor:
*Yolsuzluk suça teşvik ediyor ve suç oranlarını artırıyor, mafyalaşmaya yol açıyor.
*Yolsuzluk yoksulluğu artırıyor. Toplumu ahlaki çöküntüye sürüklüyor. Süreç, menfaat gruplarının (mafyanın)beslenip her geçen gün daha da güçlenmelerine ve faaliyetlerini sürdürmelerine imkân sağlayan yolsuzluk olgusunun başlı başına bir sektör, bir ekonomik faaliyet haline gelmesine yol açmıştır.
*”Soygun ve talan düzeni” de diyebileceğimiz, yolsuzluk ekonomisi, gelir dağılımının giderek daha fazla bozulmasına ve yoksulluğun daha da artmasına neden olmuştur.
*Bunun için yapmamız gereken şeyler açık ve bellidir. Doğru ve iyi işleyen bir devlet idaresine sahip olmalıyız. Bu her şeyden önce güvenlik ve adaleti eksiksiz sağlayacak bir devlet idaresi demektir. Yolsuzluk ve yoksulluk, mafya düzeni yaratır.
*Sonuç: Sedat Peker’in açıklamalarına şaşırmayın. Bu yaşadığımız tam da neoliberalizm! Sendikalar sindirilmiş… Demokratik kitle örgütleri yok… Üniversiteler sinmiş… Meşru anlamda öğrenci, işçi, köylü, memur eylemleri yok… Bu boşluğu kim doldurur; mafya!
*******
Sadettin Tantan’ın bu görüşlerine katılmamak mümkün mü?
İtibar
İtibar, nedir?
Erdal Atabek, Cumhuriyet’teki yazısının girişinde “itibar”ı çok güzel anlatmış, sizinle paylaşmak istedim.
Erdal Atabek diyor ki:
*İtibar, dostunuzun gözünde değil, düşmanınızın gözünde saygıya değer olmaktır.
*İtibar, güvenilir olmakla kazanılır.
*İtibarlı olmak; parayla, pulla, şatafatla, debdebeyle kazanılmaz.
*İtibarlı olmak; adil kişilikle, insan değerine dayalı kimlikle, doğru işler yapacağına güvenilen karakterle kazanılır.
*Tuzakçıların, pusucuların, zorbaların, soyguncuların, başkasının malına göz dikenlerin itibarı olmaz.
*İtibar, saraylarla kazanılmaz.
*İtibar, Mercedes araba filolarıyla kazanılmaz.
*İtibar, altın süslü koltuklarda oturmaz.
*İtibar; sadeliktir, alçakgönüllülüktür, adaletli olmaktır, insan haklarına saygı duymaktır.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.